Filler ve Çimen



    Herkese merhaba !
Adana Film Festivali ve gittiğim filmleri birlikte yazmayı planlamış olsam da gerçekleştiremediğim için en azından gittiğim filmleri ayrı ayrı yazayım arasından izlemek istedikleriniz olursa biraz fikir vermiş olurum diye düşündüm. Bu filmlerden ilki "Filler ve Çimen" Adının ilk çağrıştırdığı gibi pek çok açıdan bir ezenler ve ezilenler filmi diyebiliriz fakat bence çok daha ötesinde irdelenen konular gerçekten cesurca. Ayrıntılar için yazımı okuyabilirsiniz.

Keyifle okumalar.







FİLLER VE ÇİMEN (2000)
IMDB: 7.1
Yönetmen: Derviş Zaim



    Filler ve Çimen oldukça eski bir film. İyiliği kötülüğü de o çerçevede tartışılmalı diye düşünüyorum. Ben oldukça cesur buldum filmi. Döneminin "Derin Devlet" meselesine değinmiş ve film boyunca dönemin ruhunu sonuna kadar hissettim.

    Geniş bir oyuncu kadrosu var pek çoğu da güçlü isimler. Hatta filmde bir 'Toplu Sünnet' merasimi vardı ki törende şarkı söyleyen kişi Teoman !
Samen Çelik (Havva Adem), Haluk Bilginer (Sabit Üzücü), Ali Sürmeli (Camoka), Uğur Polat (Şeref), Ezel Akay (Ajan)...

Konusuna değinecek olursak:
 
    Ödüllü maraton koşucusu Havva Adem bu başarısına rağmen ciddi maddi sıkıntılar yaşamaktadır. Bunun yanında bir de gazi abisine bakan bir genç kız Havva. Kendine bir çıkar yol ararken geçtiği her yolda dokunduğu her çimenin ezdiği filleri görüyoruz. Para ve çıkar uğruna dönen dolapları, devlet içi mafyalaşmayı, yozlaşan insan ilişkilerini ve hemen her şeyin politikleşmesini görüyoruz. En çok da bu açıdan bakıldığında oldukça politik bir film tablosu karşımıza çıkmakta.

Nelerden Etkilendim ?

    Havva para kazanabilmek için bir Ebru sanatçısının yanında yardımcılık yapıyor. Orada Ebru hocası şöyle bir şeyden bahsediyor : " Ebru çok soğukta veya çok sıcakta yapılmaz. Bir de ebru açık havada yapılmamalıdır; toz, rüzgar ebrunun yüzeyine zarar verebilir."(Replik tam böyle olmayabilir elbette bir kaç kelime farklı olabilir.)
Bu sahnenin ardından Havva yağmur altında açık havada ebru yapmaya çalışıyor ve gelen yağmur damlaları yüzünden başarılı olamıyor.
    Filmin finalinde Camokan kokaini avuçlayıp havaya kaldırıp başından aşağı döküyor. Bütün şehrin üstünü saran bembeyaz kar sahnesi beliriyor ardından. Bu karlı havada da; işlenen tüm cinayetlerin ardından şehri temizleyen mi yoksa bir süreliğine üstünü kapatan mı demek doğru olur bilemiyorum; Havva aynı külliyenin bahçesinde donan süs havuzunun üstünde ebru yapar ve bu defa başarılı olmuştur.
    Bu birbirinden ayrı olan iki sahne aslında birbiriyle çok temelden bağlı ve izlerken gerçekten çok etkilendiğimi söylemeliyim.
Film politik politik, mesaj mesaj yüklemelerle sizi daraltmayıp tık tık tık ilerlerken bir ebru ile aslında politikleşmenin geldiği yeri size etkileyici bir biçimde yansıtıyor. En azından bende uyandırdığı duygu bu yöndeydi.

Ödüller:

En İyi Yönetmen (12. Orhan Arıburnu Ödülleri-2001)
En İyi Yönetmen (9.Magazin Gazetecileri Derneği Ödülleri-2001)
En İyi Kadın Oyuncu (20. İstanbul Film Festivali-2001)
Fipresci Ödülü (Ulusal) (20. İstanbul Film Festivali-2001)
En İyi Kadın Oyuncu (8. ÇASOD "En İyi Oyuncu" Ödülleri-2001)
En İyi Kurgu (37. Antalya Film Şenliği-2000)
En İyi Kadın Oyuncu (37. Antalya Film Şenliği-2000)
En İyi 3. Film (37. Antalya Film Şenliği-2000)
En İyi Sanat Yönetmeni (37. Antalya Film Şenliği-2000)
En İyi Yönetmen (37. Antalya Film Şenliği-2000)
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (37. Antalya Film Şenliği-2000)
En İyi Kadın Oyuncu (12. Orhan Arıburnu Ödülleri-2001)
En İyi Film (12. Orhan Arıburnu Ödülleri-2001)
En İyi Yönetmen (23. Siyad Türk Sineması Ödülleri-2001)
En İyi Film (23. Siyad Türk Sineması Ödülleri-2001)
En İyi Kadın Oyuncu (23. Siyad Türk Sineması Ödülleri-2001)
En İyi Senaryo (23. Siyad Türk Sineması Ödülleri-2001)


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yalnız Kadın

İnsan Dilinin İlk Kelimesi: 'Bekos'

Ne İçindeyim Zamanın Ne de Büsbütün Dışında